Devredilebilir tek oy

Devredilebilir tek oy, çok koltuklu kuruluşlarda veya seçim bölgelerindeki adayları sıralayan seçmenler aracılığıyla orantılı temsile ulaşmak veya ona yaklaşmak için tasarlanmış orantılı bir oylama sistemidir.[1]

Devredilebilir Tek Oy Sisteminin oy pusulası

Bu sistemde her bir seçmen, birden fazla kazanan seçen bir seçimle tek bir oy alır. Her seçmen oylarını en çok tercih edilen aday için işaretler ve ayrıca yedekleme tercihlerini de işaretler. Oylama, mümkünse seçmenin ilk tercihine gider, ancak ilk tercihleri ortadan kaldırılırsa, atılmak yerine, oylama, seçmenin ikinci, üçüncü veya daha düşük bir oranına atanacak şekilde bir yedekleme tercihine aktarılır.

Devredilebilir Tek Oy Sistemi, uzun süredir siyaset bilimciler tarafından öne çıkarılan sistemdir, ancak parlamento seçimleri için kullanılması sınırlı olmuştur.

Sistemin ana prensipleri 19'uncu yüzyılda İngiliz Thomas Hare ve Danimarkalı Carl Christoffer Georg Andræ tarafından belirlenmiştir.

Sistem, 1921'den beri İrlanda'da ve 1947'den itibaren Malta'da kullanılmaktadır. Sistem, 1990'da bir kez Estonya'da kullanılmıştır. Bu sistem ayrıca Avustralya'da Senato ve bazı eyalet seçimlerinde, Kuzey İrlanda'da Avrupa Parlamentosu seçimleri ve yerel seçimlerde kullanılmıştır. Bunların haricinde İskoçya'da yerel seçimler ve Yeni Zelanda'da bazı seçimler bu sistemle yapılmaktadır.

Uygulanışı

değiştir

Devredilebilir Tek Oy Sisteminde çok isimli seçim çevreleri (geniş bölge) mevcuttur. Seçmenler, adayları Alternatifli Oy Sisteminde olduğu gibi oy pusulası üzerinde kendi tercihlerine göre sıralarlar. Çoğu durumda bu tercih sıralaması isteğe bağlıdır ve seçmenlerin tüm adaylar arasında bir sıralama yapması gerekmemektedir; diğer bir deyişle isteyen seçmen yalnızca bir adayı işaretleyebilir.

İlk tercih oylarının toplam sayısı hesaplandıktan sonra sayım tek bir adayın seçilebilmesi için gereken oy miktarının tespiti ile başlar. Gerekli oy miktarı için normalde droop kotası kullanılır ve formülü şu şekildedir:

 

Sonuç, bir dizi sayımla belirlenir. İlk sayımda her bir aday için verilen ilk tercih oylarının toplam sayısı tespit edilir. Gerekli oy miktarına eşit veya daha fazla ilk tercih oyu alan aday öncelikle seçilmiş olur.

İkinci ve sonraki sayımlarda, birinci aşamada seçilmiş olan adayların gerekli oy miktarının üzerindeki oylar (fazlalık oy/surplus votes) oy pusulasındaki ikinci tercihlere göre yeniden dağıtılır. Adaletin sağlanması için şu şekilde bir yeniden dağıtım yöntemi uygulanmaktadır: Adayın fazlalık oy sayısı adayın toplam birinci tercih oy sayısına bölünür. Ortaya çıkan sayı, ikinci tercihlere göre dağıtılacak olan oyların katkı katsayısını belirlemektedir. Buna göre her bir aday için verilen ikinci tercih oyları söz konusu katkı katsayısı ile çarpılarak diğer adaylar arasında dağıtılır. Örneğin bir aday 100 oy almış ve gerekli oy miktarının üzerindeki oyu 5 oy ise her oy pusulası bir oyun 5/100'ü (1/20'si) değerinde tekrar dağıtılır.

Herhangi bir sayımdan sonra hiçbir adayın fazlalık oyu kalmaması halinde en az oy alan aday elenir. Sonraki sayıma kalan adayların oyları ikinci ve sonraki tercihlere göre yeniden dağıtılır. Fazlalık oylar dağıtıldıktan veya bir aday elendikten sonraki sayımların süreci seçim çevresindeki tüm sandalyelerin tamamen gerekli oy miktarını alan adaylar tarafından doldurulmasına veya adayların sayısı tamamlanması gereken sandalyelerden bir fazla oluncaya dek devam eder. Bu son durumda elenmeden kalan adaylar, gerekli oy miktarını tamamlamadan seçilmektedir.[2]

Bir seçim çevresinde 3 temsilcinin seçileceğini, 4 adayın yarıştığını ve seçim sonucunda 100 oyun kullanıldığını varsayalım. Gerekli Oy Miktarı: 100 / (3+1) +1 = 26.

Aday Aldığı oy
(ilk tercih)
Gerekli oy miktarı Fazla oy
Aday A 33 26 7
Aday B 24 26
Aday C 23 26
Aday D 20 26

Bu durumda 33 oy alan A gerekli oy miktarını aşmış olduğundan seçilmiş olur. Ancak, A'nın fazladan aldığı 33-26=7 oy bulunmaktadır. Bu 7 oy, ikinci tercihler nispetinde öteki adaylara dağıtılır.

Aday Aday A'ya oy veren
seçmenlerin ikinci tercihi
Aday B 20
Aday C 7
Aday D 6

İşte burada aday A'nın 7 fazla oyu diğer adaylara dağıtılırken 33 oyun üzerindeki ikinci tercihlerin oranı esas alınır. Buna göre aday A'nın 7 oyundan 4'ü (20x7/33=4,2) B'ye, 2'si C'ye (7x7/33=1,5) ve kalan 1 oy da D'ye (6x7/33=1,3) verilecektir.

Aday Aldığı oy
(ilk tercih)
Aday A'nın fazla oyu
ikinci tercihe göre paylaşılması
Toplam oy
Aday B 24 4 28
Aday C 23 2 25
Aday D 20 1 21

Böylece aday B de gerekli oy miktarını aşarak 28 oy almış ve seçilmiş olur. Geriye bir sandalye kalmıştır. Aynı hesaplama yöntemi ile oylar dağıtıldığında gerekli oy miktarını geçen aday seçilir (Örneğin ikinci, üçüncü vs. tercihler dağıtılınca aday C'ye bir ya da iki oy çıkması halinde aday C seçilir.). Ancak herhangi bir sayım aşamasında ikinci, üçüncü vs. tercihler dağıtılmasına rağmen bir adayın gerekli oy miktarına ulaşamaması halinde (örneğin ikinci, üçüncü vs. tercihler dağıtılınca aday C'ye hiç oy çıkmaması halinde) en az oyu alan aday (örnekte D) elenir ve o adayın oyları kalan adaylar arasında dağıtılır. Sonuç olarak örneğimizde yine aday C seçilmiş olur.[3]

Avantajları

değiştir

Nispi temsil için ifade edilen avantajlar genel olarak Devredilebilir Tek Oy Sistemi için de geçerlidir. Bu sistem, partiler arasında ve partiler içerisindeki adaylar arasında seçim yapma imkânı vermesi dolayısıyla belki de tüm seçim sistemleri içinde en sofistike olanıdır. Nihai sonuçlar yüksek düzeyde orantılılığı (temsilde adaleti) sağlar. Devredilebilir Tek Oy Sisteminin uygulandığı örneklerde çok isimli seçim çevreleri, seçmen ve temsilci arasındaki coğrafi bağlantıyı korumak adına görece dar tutulmuştur. Ayrıca, İrlanda örneğinde görüldüğü gibi seçmenler seçim sonrası koalisyonun kompozisyonuna etki edebilmektedir. Sistem, tercih sıralamalarının partiler arasında karşılıklı olarak belirlenmesi (partilerin ikinci, üçüncü vs. tercihleri olarak diğer partileri karşılıklı şekilde önermeleri) yoluyla partiler arası etkileşimi ve uzlaşmayı teşvik etmektedir.

Sistem ayrıca, siyasetçilerin kendi seçmenlerinden olmayan gruplara karşı çok daha ılımlı bir politika izlemesini de teşvik etmektedir. Zira bu sistemde partiler, yalnız birinci tercih olmak için değil ikinci ve hatta üçüncü, dördüncü tercih olabilmek için de yarışmaktadır. Partiler, oyları bu şekilde toplamak için tüm seçmenlere yönelik politikalar izlemek ve sandalye kazanabilmek için, özellikle etnik açıdan bölünmüş toplumlarda, birleştirici politikaları savunmak durumunda kalmaktadır. İngilizce literatürde buna vote pooling adı verilmektedir.

Devredilebilir Tek Oy Sistemi popüler bağımsız adayların seçimine Listeli Nispi Temsile nazaran daha fazla şans tanımaktadır. Çünkü seçmenler partiler arası bir seçimden ziyade adaylar arası bir seçimde bulunmaktadır. İstisna olarak, Avustralya Senatosunda olduğu gibi bir parti listesi seçeneği Devredilebilir Tek Oy Sistemine eklenebilir.[2]

Dezavantajları

değiştir

Nispi temsil için ifade edilen dezavantajlar genel olarak Devredilebilir Tek Oy Sistemi için de geçerlidir. Ek olarak;

Devredilebilir Tek Oy Sistemi, tercihli oylamanın çoğu topluma yabancı olması ve en azından belli bir derece okuryazarlık ve matematiksel beceri gerektirmesi sebebiyle eleştirilmektedir.

Sistemde oyların sayım ve dökümünün çok karmaşık olması bir kusur olarak görülebilir. Bu durum Estonya’nın bu sistemi kullandığı ilk seçimlerden sonra terk etmesinin nedenlerinden biri olarak gösterilmiştir. Sistem, fazlalık oyların devamlı surette yeniden hesaplanmasını gerektirmektedir. Bu nedenle Devredilebilir Tek Oy Sistemiyle yapılan seçimlerde oyların sayımının oy verme yerleri yerine daha merkezi yerlerde gerçekleştirilmesi gerekir. Seçim güvenliğinin sorunlu olduğu durumlarda oy sayımının oy verme yerlerinde yapılması seçim sonuçlarının meşruluğu için elzem olabilmektedir.

Listeli Nispi Temsil Sisteminden farklı olarak Devredilebilir Tek Oy Sistemi zaman zaman siyasi partiler içinde bölünme baskısı yaratabilmektedir. Bu durum siyasetçilerin belli seçmenlere siyasi rüşvet mahiyetinde vaatlerde bulunduğu “kayırmacı/patronaj” siyasetini ortaya çıkarabilmektedir.

Sistem, oyların çoğunluğunu alan bir partinin rakiplerinden daha az sandalye kazanmasına yol açabilir. Malta 1980'li yılların ortasında, böyle bir durumun gerçekleşmesi halinde en fazla oy alan partiye “dengeleyici sandalye” (compensatory seat) verilmesini öngörerek seçim sisteminde düzenlemeye gitmiştir. Bununla birlikte, yukarıda sayılan eleştirilerin birçoğunun uygulamada küçük sorunlar teşkil ettiği tecrübe edilmiştir. İrlanda ve Malta'da Devredilebilir Tek Oy Sistemiyle yapılan seçimler, bir veya iki büyük partinin hükûmeti oluşturduğu nispeten istikrarlı ve meşru hükûmetler ortaya çıkarmıştır.[2]

Kaynakça

değiştir
  1. ^ "Single Transferable Vote". Electoral Reform Society. 5 Ağustos 2011 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 13 Mayıs 2020. 
  2. ^ a b c Emrah Hurma (1 Eylül 2020). "Dünyada Seçim Sistemleri" (PDF). TBMM. 18 Nisan 2021 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 7 Nisan 2023. 
  3. ^ Yavaşgel, Emine (2014). Temsilde adalet ve siyasal istikrar açısından seçim sistemleri ve Türkiye'de durum. Nobel Yayın Dağıtım. ss. 128-129. ISBN 978-975-591-723-8. 8 Nisan 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 8 Nisan 2023. 

Dış bağlantılar

değiştir