su
Türkçe
[değiştir]Köken
[değiştir]- Osmanlı Türkçesi صو sözcüğünden devralındı, Eski Türkçe 𐰽𐰆𐰉 (s¹ub¹), Ana Türkçe *sïb.
Söyleniş
[değiştir]Ad
[değiştir]su (belirtme hâli suyu, çoğulu sular)
- defa, kez
- Meyveleri iki su yıka.
- (botanik) bâzı kokulu yaprak veya çiçeklerin imbikten çekilmesiyle elde edilen kokulu sıvı
- Çiçek suyu. Gül suyu.
- (demircilik, metalurji) demir araçları ateşte kızdırdıktan sonra suya daldırarak sağlanılan sertlik
- Bu bıçağın suyunu iyi vermemişler.
- (gastronomi) yemeğin sıvı bölümü
- Belki de iki bardak turşu suyu içecek. — S. F. Abasıyanık
- (hidroloji, içecekler, kimya, sıvılar) hidrojenle oksijenden oluşan, sıvı hâlinde bulunan, renksiz, kokusuz, tatsız sıvı
- eş anlamlısı: âb
- (hidroloji) bu sıvıdan oluşan kitle
- Koltuğuna oturdu, Haliç'in bulanık sularına daldı. — F. R. Atay
- (içecekler) meyve, sebze v.s.'nin sıkılmasıyla elde edilen sıvı
- Domates suyu. Portakal suyu.
Çekimleme
[değiştir]Alt kavramlar
[değiştir]akarsu, deniz, göl, kaynak suyu, maden suyu, serbest su, şişelenmiş su, tazyikli su, tazyiksiz su, yağmur, yer altı suları
Deyimler
[değiştir]çörten gibi su akmak, ekmek elden su gölden, eline su dökemez, elini sıcak sudan soğuk suya sokmamak, havanda su dövmek, içtikleri su ayrı gitmemek, pişmiş aşa soğuk su katmak, acı su, akarsu, akıntılı su, benekli sutavuğu, su akrebi, su altı, su askıları, su aygırı, su baldıranı, su bardağı, su basması, su basıncı, su baskını, su bidonu, su bilgisi, su bilimi, su birikintisi, su biti, su bitkisi, su böceği, su bölümü çizgisi, su bölümü çizgisi, su bombası, su böreği, su borusu, su boşalması, su boyası, su basması, su cambazı, su cenderesi, su çıkrığı, su cismi, su çulluğu, su damarı, su damlası, su değirmeni, su deposu, su dökmek, su dolabı, su düzeyi, su etmek, su hazinesi, su hattı, su hayvanı, su iletimi, su ısıtıcısı, su jeti, su kabağı, su kabarcığı, su kabı, su kaçırmak, su kamışı, su kapmak, su karanfili, su katmanı, su kayağı, su kaybı, su keleri, su kemeri, su kesesi, su kesimi, su keteni, su kireci, su kirliliği, su kızağı, su kuyusu, su küpü, su küre, su kütlesi, su mantarı, su katmanı, su kesilmek, su kesmek, su kılavuzu, su mercimeği, su mermeri, su muhallebisi, su nanesi, su oku, su oluğu, su ölçer, su örümceği, su perisi, su piresi, su rezenesi, su saati, su samuru, su sarımsağı, su sarnıcı, su sayacı, su serpilmek, su serpme, su sertliği, su seviyesi, su sevme, su sığırı, su sineği, su soğutmalı, su süzme, su şebekesi, su tabakası, su tankeri, su tası, su taşkını, su tatlısı, su tavuğu, su tedavisi, su terazisi, su teresi, su testisi, su topu, su tulumbası, su türbini, su ulaşımı, su ürünleri, su vermek, su yapmak, su yatağı, su yelvesi, su yılanı, su yokluğu, su yolu, su yoncası, su yosunu, su yuvarı, suda yürümek, suya düşmek, suya göstermek, suya salmak, suyu kesmek, suyun başı, su gibi akmak, su gibi aziz olmak, su gibi bilmek, su gibi ezberlemek, su gibi git, su gibi gel, su gibi gitmek, su gibi okumak, su gibi olmak, su gibi terlemek, su götürür yeri olmamak, su içinde, su içinde kalmak, su iktiza etmek, su katılmamış, su korkusu, su koyuvermek, su yüzü görmemiş, su yüzüne çıkmak, sudan bahane, sudan çıkmış balığa dönmek, sudan işler, sudan sebep, sular kararmak, sular seller gibi, suya düşmek, suya götürüp susuz getirmek, suya kokmak, suya sabuna dokunmamak, suyu başından kesmek, suyu çıkmak, suyu görmeden paçaları sıvamak, suyu görünce teyemmüm bozulur, suyu ısınmak, suyu kaynamak, suyu kesilmiş değirmene dönmek, suyu seli kalmamak, suyun akıntısına gitmek, suyuna gitmek, suyuna tirit, suyunca gitmek, suyunu almak, suyunu çekmek, suyunun suyu, suyunun suyunun suyu tatlı su gelinciği
Türetilmiş kavramlar
[değiştir]subasar, suca, sucu, sucuk, suçiçeği, sugötürür, sugötürmez, suibriği, sulamak, sulu, suluk, susak, susama, susuz, suşeridi, suvarma, suyken, suyla, suyolu, suysa, yüzsuyu
Çeviriler
[değiştir]
|
Kaynakça
[değiştir]- Türk Dil Kurumuna göre "su" maddesi
Atasözleri
[değiştir]- Acı acıyı keser, su sancıyı
- Acı acıya, su sancıya
- Akan su yosun tutmaz
- Balık çok konuşurum ama ağzım su dolu demiş
- Beylik çeşmeden su içme
- Bulanık su, balıkçının yarı kazancıdır
- Derin su yavaş akar
- Dokuz keçe, su geçe; bir deri, soğuk geri
- Su küçüğün, sofra büyüğün
- Su küçüğün, söz büyüğün
- Su testisi su yolunda kırılır
- Su uyur düşman uyumaz
- Suyu getiren de bir, testiyi kıran da
Azerice
[değiştir]Söyleniş
[değiştir]- Heceleme: su
Ad
[değiştir]su
Baskça
[değiştir]Söyleniş
[değiştir]- Heceleme: su
Ad
[değiştir]su
- (yangın) ateş
Gagavuzca
[değiştir]Söyleniş
[değiştir]- Heceleme: su
Köken
[değiştir]- Eski Türkçe 𐰽𐰆𐰉 (s¹ub¹).
Ad
[değiştir]su
Tatarca
[değiştir]Söyleniş
[değiştir]- Heceleme: su
Ad
[değiştir]su
Kaynakça
[değiştir]- Etymological Dictionaries - Andras Rajki
Uygurca
[değiştir]Söyleniş
[değiştir]- Heceleme: su
Ad
[değiştir]su
Vepsice
[değiştir]Söyleniş
[değiştir]- Heceleme: su
Ad
[değiştir]su
- (anatomi) ağız
- Haftanın sözcüğü
- Osmanlı Türkçesi kökenli Türkçe sözcükler
- Osmanlı Türkçesinden devralınan Türkçe sözcükler
- Türkçe 1 heceli sözcükler
- Türkçe IPA okunuşu olan sözcükler
- Türkçe sözcükler
- Türkçe adlar
- Türkçede metalurji
- Türkçede hidroloji
- Türkçede içecekler
- Türkçede kimya
- Türkçede sıvılar
- Azerice 1 heceli sözcükler
- Azerice sözcükler
- Azerice adlar
- Azericede hidroloji
- Azericede içecekler
- Azericede kimya
- Azericede sıvılar
- Baskça 1 heceli sözcükler
- Baskça sözcükler
- Baskça adlar
- Baskçada yangın
- Gagavuzca 1 heceli sözcükler
- Eski Türkçe kökenli Gagavuzca sözcükler
- Gagavuzca sözcükler
- Gagavuzca adlar
- Gagavuzcada hidroloji
- Gagavuzcada içecekler
- Gagavuzcada kimya
- Gagavuzcada sıvılar
- Tatarca 1 heceli sözcükler
- Tatarca sözcükler
- Tatarca adlar
- Tatarcada hidroloji
- Tatarcada içecekler
- Tatarcada kimya
- Tatarcada sıvılar
- Uygurca 1 heceli sözcükler
- Uygurca sözcükler
- Uygurca adlar
- Uygurcada hidroloji
- Uygurcada içecekler
- Uygurcada kimya
- Uygurcada sıvılar
- Vepsice 1 heceli sözcükler
- Vepsice sözcükler
- Vepsice adlar
- Vepsicede anatomi